1942 İzmir doğumlu olan Alev Alatlı, liseyi Tokyo, Japonya’da okudu. Ekonomi & İstatistik lisansını ODTÜ, Ekonomi & Ekonometri Yükseklisansını Fulbright bursu ile gittiği ABD, Vanderbilt Üniversitesinden (Nashville, Tennessee) aldı. Bilahare, felsefe öğrenimine başlayan Alatlı doktora çalışmalarını New Hampshire, Dartmouth College’da sürdürdü. İlahiyat, düşünce ve medeniyet tarihi üzerinde yoğunlaştı. 1974’te Türkiye’ye döndü. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinde öğretim görevlisi, Ankara Devlet Planlama Teşkilatında kıdemli ekonomist olarak çalıştı. California Üniversitesi (Berkeley) ile ortak psiko-dilbilim çalışmaları yürüttü. Cumhuriyet Gazetesi ile birlikte “Bizim English” adında bir dergi çıkaran Alatlı, daha sonra Türk Yazarlar Kooperatifinde (YAZKO) başkan yardımcısı olarak görev aldı. 1985 ve 1986 yıllarında Edward Said’in “Haberlerin Ağında İslam” (Covering Islam) and “Filistin’in Sorunu” (The Question of Palestine) yayınlandı. Filistin davasını duyurmak üzere yaptığı çalışmalar, 1986’da Tunus’ta sürgünde olan Yaser Arafat tarafından “Özgürlük Madalyası” ile onurlandırıldı. 2006 yılında Rusya’da Mihail Aleksandroviç Şolohov 100. Yıl Edebiyat Ödülü’nü aldı. 2014 yılında edebiyat alanında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülünün sahibi oldu. 2012 yılında Bülent Ecevit Üniversitesi; 2017 yılında Süleyman Demirel Üniversitesi tarafından fahri doktora payesi ile onurlandırıldı.
2005-2017 yılları arasında Kapadokya Meslek Yüksekokulu mütevelli heyet başkanı olarak görev yapmıştır. 2017 yılı itibariyle de Kapadokya Üniversitesi mütevelli heyet başkanı olarak görevini sürdürmüştür. Yayınlanmış ilk telif eseri, “Aydın Despotizmidir. Bunu, 1984’te “Yaseminler Tüter mi Hâlâ?” izledi. Yazarlar Birliğinin “Yılın En İyi Romanı” ödülünü alan “İşkenceci” 1987’de ortaya çıktı. “Viva La Muerte” “İşkenceci”yi izleyen “Or’da Kimse Var mı?” dörtlüsünün öncüsüydü. 1992’de yayınlanan “Viva la Muerte” yi, 1993’te “Nuke Türkiye!”, “Valla Kurda Yedirdin Beni” ve “OK Musti, Türkiye Tamamdır!” izledi. “Kadere Karşı Koy A.Ş.” 1995’te yayınlandı. 1999’da “Eylül 1998” isimli küçük bir nesir-nazım denemesini, 1999 yılında “Schrödinger’in Kedisi, Kabûs,” 2001 yılında “Schrödinger’in Kedisi, Rüya” izledi. “Gogol’un İzinde” üstbaşlıklı nehir romanının ilki “Aydınlanma Değil, Merhamet” 2004 sonbaharında çıktı. Bunu “Dünya Nöbeti” ve “Eyy Uhnem! Eyy Uhnem!” izledi. 2001 yılında yayınlanan bir diğer eseri, Alev Alatlı'nın "Safsata" adlı eseridir. Düşünmenin ve akıl yürütmenin metot olarak öğrenilebilir olduğu üzerine odaklanmaktadır. Bu kitap, internet üzerinde gerçekleştirilen bir kolektif çalışmanın ürünüdür ve yazarın düşünce yapısını yansıtmaktadır. 2004 yılında yayınlanan "En Emin Yol", Tunuslu Hayreddin Paşa tarafından kaleme alınmış bir eserdir ve 19. yüzyılda yazılmış siyasal risalelerden biridir. Türkçeye Alev Alatlı ve Şehabettin Yalçın tarafından çevrilmiştir. “Hollywood’u Kapattığım Gün” 2009 yılında, “Funda’nın Mutfak Rehberi” 2011 yılında, “Beyaz Türkler Küstüler” 2013 yılında yayınlanmıştır. Kapadokya Meslek Yüksekokulu Yayınları arasında çıkan dört ciltlik “Batıya Yön Veren Metinler” ve yedi ciltlik “Bize Yön Veren Metinler” isimli eserleri derleyen olarak önemli rol üstlenmiştir. Türkiye ’de ilk defa yapılan bu çalışma hem Batı’da hem de İslam dünyasında yaklaşık üç bin yıllık bir düşün serüvenine ışık tutmuştur. 2018 yılında yayınlanan “Ben Böyle Düşünüyorum Demekle Olmuyor!” akıl yürütmenin, muhakemenin kurallarına dikkat çekmektedir. 2019 yılında 2 cilt olarak yayınlanan ‘’ Nasihatname’’ Fesuphanallah! Ve Hafazanallah kitapları hayatımıza dair derin düşünceler sunan bir metin olarak ön plana çıkmaktadır. Fesuphanallah! Kitabında Alatlı’nın kendine has üslubuyla araştırma, bilgi ve tecrübelerinden yola çıkarak kaleme aldığı kitabı, Avro-Amerika’nın kuruluşuna etki eden tarihi olayları Antik Yunan-Roma tarihinden günümüze sıralayarak okuyucularına sunuyor. Hafazanallah! Eseri, toplumsal, kültürel ve siyasal merkezli mizahi bir dille yaklaşarak eleştirel bir bakış açısı sunmaktadır. Toplumun içindeki bazı sorunları irdeleyerek okuyucuya farklı perspektifler kazandırmayı hedeflemekte ve bu doğrultuda, eser, okuyucuya nasihat ve öğüt vermekle birlikte, aynı zamanda toplumsal sorunları sorgulamayı da sürdürmektedir. 2020 yılında "Viva, La Muerte!" Yirminci yüzyılın son otuz yılında Türkiye insanının ortak ruhunu çözümleyen, yer yer belgesel nitelikli dörtlünün ilk romanı." Alatlı "Türkiye bugün okumazsa, yarın mutlaka okuyacaktır." diyor ve sesleniyor, "Or'da kimse var mı?" 2021 yılında ilk baskısı yapılan ‘’ Suç Ortağı Hollywood Kaan’ın Kitabı’’ bu kitapta Hollywood’daki senaryoların ve yazım süreçlerinin ele alındığı dikkat çekmektedir. ‘’Kelebek Etkisi’’ Söyleşileri I, 2021 yılında yayınlanan Türk düşünce tarihine kazandırdığı birçok kavramın da çetelesi niteliğinde Türkiye ve dünya hakkında bilmeden konuşmanın yol açtığı çatlakların büyümesiyle ortaya çıkan durumları gözler önüne seriyor. Serinin ikinci baskısı, ‘’ Kelebekler Etkisi’’ Söyleşileri II; Taşı başka bir yere koyunca özelliğinin kaybolacağını belirginleştiren bu ikinci seri bazen bir kelimeden, bazen bir olaydan, bazen bir yorumdan, bazen de bir isimden ilham alarak dünyaya farklı pencereler açıyor. Alatlı’nın ayrıca röportajlarından oluşan “Alev Alatlı ile Türkiye ve Dünya”, gazete makalelerinin derlendiği “Şimdi Değilse, Ne Zaman?” (2002), “Hayır Diyebilmeli İnsan!” (2005), “Hatırla! Geçmişin Geleceğindir” (2007), “Yorumsuz” (2008) ve “Aklın Yolu da Bir Değildir” (2009) isimli kitapları da bulunmaktadır. 2024 yılında yayımlanan ‘’Eğitim Paradigmasına Yeni Bir Bakış’’ (Eğitim Sistemimizde Zihniyet Sorunu Ve Bir Teklif), adlı kitabında Alev Alatlı’nın uzun yıllara dayanan gözlem ve tespitlerinin bir proje vasıtası ile bir araya getirilmiş eseridir.
Büyük düşünce insanı, Kapadokya Üniversitesinin kurucusu ve Mütevelli Heyet Başkanı muhterem Alev Alatlı Hocamız 2 Şubat 2024 tarihinde ebediyete irtihal etmiş ve Eyüp Sultan Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından, Mihrişah Valide Sultan Haziresi ‘ne defnedilmiştir.
© Copyright 2024