Bart Kosko, “Fuzzy Thinking“/Saçaklı Düşünce* adlı kitabın Amerikalı yazarı, Güney Kaliforniya Üniversitesi’nde elektrik mühendisliği fakültesi profesörü. Akademik kariyerine fevkalade yetenekli bir besteci olarak başlamış. Derken, felsefe, ekonomi, matematik ve elektrik mühendisliği dallarında doktoralar yapmış. “Fuzzy” sistemlere dair ders kitapları da var.
Kosko, kitabına, “Bir gün bilimin doğru olmadığını öğrendim” diye başlıyor, ”Gününü hatırlamıyorum ama dakikasını hatırlıyorum. Yirminci yüzyılın tanrısı, bundan böyle Tanrı değildi. Bir yanlışlık vardı ve bilimle uğraşan herkes bu yanlışlığı yapıyordu: Bir şey ya doğrudur ya da yanlış diyorlardı. Neyin doğru, neyin yanlış olduğundan her zaman emin olamıyorlardı. Emin oldukları tek şey vardı, o da, bir şeyin ya doğru yada yanlış olduğu. Çimenin yeşil olup olmadığını, atomların titreşip titreşmediğini yada Maine eyaletindeki göllerin sayılarının tek mi çift mi olduğunu söyleyebiliyorlardı. Bu iddialarının doğruluğu matematiğin ya da mantığın iddialarının doğrululuğu gibi doğrulardı. Tümüyle doğru ya da tümüyle yanlış, siyah ya da beyaz, 1 ya da 0. Oysa söyledikleri derece meselesiydi.
“Olguların hepsi derece meselesiydi. Olgular her zaman bir ölçüde fuzzy, saçaklı veya müphemdi, asla kesin değil. Siyah beyaz olan sadece matematikti ve matematik yapay bir kurallar ve semboller sisteminden ibaretti. Bilim, gri ya da fuzzy olguları matematiğin siyah-beyaz verileriymiş gibi ele aldı. Oysa, dünyaya dair olup da %100 doğru ya da %100 yanlış olduğu isbat edilmiş tek bir olgu yoktu. Yine de, bu böyledir dediler. Yanlış olan buydu ve bu yanlışlıkla birlikte yeni bir şüphe doğdu. Bilim adamları mantık ve matematikte yanılıyor olabilirlerdi. Ve bu yanılgılarında adeta dini bir tarikatın debdebesi ve yobazlığı ile ısrar edebilirlerdi.”
Anlaşılan o ki, bilim adamlarına “gri” dünyayı kabul ettirmek sadece bilimsel yetkinlik değil, siyaset bilgisi de gerektiriyordu. Az sayıda bu yetenekteki adamlardan birisi 1921 Bakü doğumlu “Lotfi A.Zadeh”ti. Lotfi A.Zadeh’in tercümesi, Lütfi Askerzade. İlginç olanı, kuantum filozofu Max Black’ın de 1909 Bakü doğumlu olması. 1921’de, Bakü, “Sovyet Azerbeycan”ının başkentiydi.
Lütfi Askerzade’nin ilk öğrendiği dil Rusca oldu. Varlıklı bir ailenin çocuğuydu. 1942 yılında Tahran Üniversitesinin elektrik mühendisliği fakültesini bitirdi, 1944’de Massachusetts Institute of Technology’ye geldi, 1946’da yüksek lisansını aldı. Buradan Columbia üniversitesine geçti. 1951’de doktorasını verdi, 1959’a kadar öğretim üyesi olarak kaldı. UC Berkeley’e geçişi 1959. Dört yıl sonra, 1963’de, Berkeley Elektrik Mühendisliği Fakültesinin dekanıydı.
“Berkeley Elektrik Mühendisliği Fakültesi dekanlığı, elektrik mühendisliğinde yükselebileceğiniz en son mevkidir” diyor Bart Kosko, “Yirmi yıl önce ülkesinde hizmetkarlarına emirler veren adam, şimdi artık, dünyanın en kaliteli mühendislik fakültesinde profesörleri denetliyor, işe alıyor, işten atıyordu.”
Lütfi Askerzade’yi çokdeğişkenli (multivalued) mantığa getiren, hazretin putları kırmaya teşne yapısı. Meslektaşlarının fizik ve mühendislik problemlerini gittikçe artan bir iştiyakla yüksek matematikle çözme gayretleri dikkatini çekiyor. Alternatif arayışları, çokdeğişkenli mantık üzerinde yoğunlaşıyor. Daha ’50li yıllarda Oscar Lowenschuss adlı bir doktora öğrencisini çokdeğişkenli mantık elektrik devrelerininkurulması konulu tez çalışmasına yöneltiyor 1956’da, Kurt Gödel ve Albert Einstein kıratında matematikçilere ev sahipliği etmiş, Princeton Institute of Advances Studies’e geçiyor. Burada ABD’de multivalued dalında önde gelen Stephen Kleene’le tanışıyor. Kleene, genç Askerzade’yi kanatlarının altına alıyor. “Fuzzy” kelimesi matematikçi Kleene ile mühendis Askerzade’nin ortak çalışmalarının sonunda çıkıyor. 1962’de “Devre Teorisinden Sistem Teorisine” başlıklı bir makale yazıyor, Lütfü Askerzade,
“Bize radikal ölçülerde farklı bir matematik lazım,” diyor, “Bize fuzzy ya da bulanık verileri tanımlayabilecek yeni bir matematik lazım.” Ve ekliyor, “Aristo mantığı, toplantıya smokin, kolalı beyaz gömlek, siyah kravat, siyah rugan iskarpinlerle gelmiş adama benzer. ‘Fuzzy’ mantık, blucin, tişört, lastik ayaykkbı giymiş birisi gibidir. Bu kılık eskiden kabul edilmezdi. Artık işler değişti.” Ve kıyamet kopuyor! “Matematiksel silahlanma yarışı böyle başladı!” diyor Bart Kosko.