ABD’ye Dair

“Duygudaşlık” Perhizi…

…Ya da kronik nefret, yanılıyor olmak ihtimaline yol vermeyerek yaşatılıyor. Hangi verilere dayanılarak verildiği asla tartışılmayan hükümleri sarsması ihtimal dahilinde görülen en masum önerilerin üstleri örtülüyor. Genel-kabul-gören “doğrular”a gölge düşürülmesine izin verilmiyor. Genel-kabul-gören doğrular, örneğin, AB’nin Türkiye’nin son şansı olduğu gibi ya da yaşadığımız ekonomik krizin tek sorumlusunun politikacılar olduğu

Daha Fazla »

Üçüncü Yol

Vietnam savaşı sırasında ABD’de öğrenciydim. Savaş karşıtlarının eylemlerine bizzat şahit ve hayran olanlardanım ki, bu eylemlerin arasında üniversite bahçesinde kurulan Kızıl Haç çadırlarının kapılarına Kuzey Vietnam’a kan vermek üzere oluşturan kuyruklar vardır. Bir yanda, “Amerika, ya sev ya terket” diye haykırarak, gözyaşları içinde “kansızlar”a doğru Amerikan bayrağını sallayanlar, diğer yanda,

Daha Fazla »

Gavur

Sert bir kelime değil mi?! Deistler(*) şöyle dursun, ihtiyatlı Müslümanları bile irkilten, köşeli, hoşgörüsüz, siyah-beyaz, “öteki”ni kesinlikle dışlayan… Ve mükemmelen ifade eden ne hissettiğimi, gördüğümde güleç yüzünü Amerikalı genç güzel kadının fiili livata kurbanı kavruk erkek bedenlerinden oluşan Iraklı esir yığınağının başında. Gâvur. Kelimenin tüm telmihi ile, gâvur. Evet, hakkı

Daha Fazla »

Madem Nefret Yasaları!..

Tarih, 6 Nisan 1999. Amerika Birleşik Devletleri’nin “karizmatik” Başkanı Bill Clinton, Kongre’de yaptığı konuşmada “’Nefret Suçları Listesi”nin bireylerin cinsel tercihlerinden doğacak suçları da kapsamına alacak şekilde genişletilmesini istiyor. Ve şu kelimelerle: “’Nefretten Doğan Suçları Önleme Yasası’* 21.Yüzyıla girerken kendimize ve dünyaya ‘doğru’yu vaaz etmeye ve uygulamaya** kararlı olduğumuz gerçeğini iletmekte

Daha Fazla »

İthamlar, Hakaretler, Övgüler Dersler

İsmail, Erkin, Hilâl, Barış, Çağrı, Rengin… “Emre Aköz, bu ‘palavra’ hakaretiyle, tazminata mahkûm olmayı hak ediyor,” diyorsunuz. Hadi, diyelim, kendisi araştırmaya üşendi, “sizi arayıp, kaynak doğrulaması yapabilirdi.” Birinci yanılgınız bu. Yapmazdı, yapamazdı, çünkü “Marine Corps” vurgusuyla İngilizce’ye hakimiyetini hatırlatan bir adam, “şehadetname” sözcüğünü es geçip, makalesini, metnin hiçbir yerinde geçmeyen

Daha Fazla »

“Şehadetname” Hafazanallah!

Amerikan Deniz Piyadelerinin “şehadetname”lerinin aslını sunarken, “şehadetname” kelimesinin İngilizce karşılığının “yemin/oath” değil, “testimonial” olduğunu hatırlatır, “yemin” kelimesinin yorumun hiçbir yerinde geçmediğine dikkat buyurulmasını rica ederim. “Mezuniyet” kelimesinin özenle tırnak (“”) içine alınmış olmasının nedeni, “marine” adaylarının endoktirinasyon, dilerseniz “beyin yıkama” sürecinin – ifadesini söz konusu “testimonial”da bulan – sonucunu vurgulamak

Daha Fazla »

ADL’nin Derdi Ne? (1)

Önce bir hatırlatma: ADL’nin açık adı, Anti-Defamation League. “Defamation” karalamak, çamur atmak, iftira etmek, demek; yani, tam adı “Anti-İftira Birliği” ya da bu son vukuatlarından sonra hakim medyamızın tercih ettiği gibi “Karalamacılığa Karşı Birlik.” Dil birliği sağlamak kaygısıyla, bundan böyle ben de bu isme itibar edeceğim. Olay, ADL’nin Ulusal Direktörü

Daha Fazla »

ADL’nin Derdi ne? (2)

Geçtiğimiz günlerde “1,5 milyon Ermeni’nin Osmanlı Türkleri tarafından kesilmesinin ‘soykırım’ olduğunu kabul” etmeye karar verdiğini açıklayan Kararlamaya Karşı Birlik, ADL, ABD’de, 1913’de, “B’nai B’rith Bağımsız Tarikatı”(1) tarafından kurulmuş. Resmi misyonu, “Yahudi halkına yöneltilen iftiralara /öncelikle/ akla ve vicdana, gerekirse yasalara başvurmak suretiyle son vermek” olarak açıklanmış. 1900’lü yılların başında Amerika’da

Daha Fazla »

Amerika’ya Kim Hükmediyor?

Hernekadar Bush’u bile aratacak kadar feraset yoksunu, kifayetsiz muhteris bir politikacı da olsa, Amerikan Temsilciler Meclisi sözcülüğüne yükselebilmiş olan Nancy Pelosi’nin, Taha Akyol’un ifadesiyle, “…Ermeni milliyetçiliğinin …insani ve dini duyguları kin ve intikamcılığa alet etmek, tehdit etmek, satın almak gibi ‘ahlaksız oyun’un en çirkin örneklerine” alet olmasını anlamak, zor. Amerikan

Daha Fazla »

Barack “Hüseyin” Obama

Amerikan’ın yegâne karaderili senatörü, başkanlık seçimlerinin Demokrat aday adayları arasında beklenmedik bir biçimde parlayan Barack Obama’nın göbek adı “Hüseyin.” ABD’nin kâbusu, öteki “Hüseyin”i (Saddam) düşününce, göbek adının seçim kampanyasında pek vurgulanmıyor olmasına belki de şaşırmamak lâzım. Baba, Obama, Kenya’lı, Sudan’dan göçtükleri sanılan “Luo” kökenli Müslüman bir aileye doğmuş; okumak için

Daha Fazla »

Açmaz

Aslında, Demokratların revaç verdikleri “Amerikan liberalizmi” denilen değerler bütünü, bize, Ronald Reagan, baba-oğul Bush’lar gibi Cumhuriyetçi başkanlarla birlikte anılan “neoliberalizm”den daha yakın gelir. Neoliberalizmin amentüsü, IMF, Dünya Bankası ve Amerikan Hazine Bakanlığı’nın 1989’da birlikte oluşturdukları ve “Washington Mutabakatı” diye anılan 10 maddelik bir ekonomik-politika paketidir. Mutabakatın temelinde, devletin küçülmesi, yani,

Daha Fazla »

Obama Pısırıklığından Kaybetti

13 Kasım 2016 / Ayşe Böhürler ile Söyleşi – Yeni Şafak Gazetesi ABD’yi tanımadan dünyayı tanımak ve anlamak mümkün değil. Alev Alatlı ile 2016 yılı başında yaptığımız ‘Kelebek Etkisi’ programlarında en önem verdiğimiz konulardan birisi ABD idi. ABD’nin 45. Başkanı seçilirken “Amerika’nın vasilerinin çizdiği yön değişebilir mi?” sorusu üzerinden turbo

Daha Fazla »

“Beyaz Adamın Üstünlüğü” Fikrin Mucudi Almanlar Değil!

Günümüz Almanya’sının aslî nesepi “Germen.” “Slav,” “Semitik” ya da “Türkik” gibi çok sayıda klanı kapsayan bir tanım, Germen. Angles’ler, Sakson’lar, Burgundî’ler, Lombardlar, Vizigotlar, vb vb. onlarca farklı “Germen” klanı var. Sadece günümüz Almanlarının değil, Hollanda, Belçika, Lüksemburg, İsveç, Norveç, Danimarka, İzlanda, Avusturya, İsviçre, Kuzey İtalya, Kuzey ve Orta Fransa, aşağı

Daha Fazla »

“Lebensreform” ve Hippiler ABD’nin İkinci Kuşak Alman Göçmenleri…

“Hippi”ler 1960’lı yılların Amerikasında yerleşik davranış biçimlerini reddeden, tabiata yakın yaşamaktan, cinselliğin özgürce ifade edilmesinden yana olan genç insanlar olarak bilinirler. Çoğunlukla uzun saçlı, sıradışı giysiler giyinen hippiler, bilinçlerini geliştirdiğine inandıkları bir takım kimyasalları tüketmekten kaçınmazlar. Hatta, günümüzde Hollanda başta olmak üzere Avrupa ülkelerinde bir takım uyuşturucuların serbest bırakılmış olması

Daha Fazla »

Kitaplı Dinler ve Yükselen Feminist Hareket

Bu yıl Mart’ın üçüncü Cuma’sı ayın 18’ine rastladı. O gün, dünyanın her yerindeki Müslümanlar gibi Amerika Birleşik Devletleri’nin New York şehrinde yaşayan Müslümanlar da Cuma farzını eda etmek üzere bir araya geldiler. Şu farkla ki, sayıları yüz elliyi bulan kadınlı erkekli bu New York grubu, Cuma’yı bir camide ya da

Daha Fazla »

Kitaplı Dinlerin Karşısındaki en Büyük Tehlike Olarak “New Ager”lar

Kadından rahip olur mu, piskoposluğa, başpiskoposluğa atanabilirler mi? Günümüz Hıristiyan dünyasının önde gelen meselelerinden birisi bu!Geçenlere vefat eden Papa İkinci John Paul’un kadınların cüppe giyinmelerinin söz konusu olamayacağını söyleyerek konuyu kapatmış olması normal, çünkü, malûm olduğu üzere Papalık, İsa’nın havarilerinin sülbünden geldiği kabul edilen bir kurumdur. Ve Hırisitiyan öğretisinde kadının

Daha Fazla »

Nefret Yasaları, ABD’den “Koruma”Talep Etmeliyiz!

Öyle alışmışız ki Batı’yı sorgulamamaya, en garip, en çelişkili uygulamalarında bile adeta “erdem” buluyoruz. Kendi ülkemizde rastlasak şiddetle karşı koyacağımız gelişmelere onlardan geldiğinde tepki vermiyoruz. Tepki vermemekten de öte, “mutlaka vardır bir bildikleri” şeklinde kabulleniyoruz. Örneğin, insanların düşüncelerinden dolayı suçlandıklarında, ifade özgürlüğü gibi temel demokratik hakları ihlâl edildiklerinde, bu ülkenin

Daha Fazla »

“Ilımlı Müslüman”Testi! Soru: 11 Eylül’den Kim Sorumludur?

Daniel Pipes diye bir adam var. 1949 doğumlu, Bush takımından Orta Doğu ve İslamiyet “uzmanı” bir bir neo-con tarihçi, Harvard ve Şikago üniversitesinde hoca, ayrıca Amerikan Barış Enstitüsü ve Orta Doğu Forumu adlı think-tank’in direktörü, “çok” önemli bir adam. Pipes’ın, daha 2003 yılında Küdus Postası (Jerusalem Post) isimli İsrail gazetesinde

Daha Fazla »

Neo-Con’ların Türkiye ile Alıp Veremedikleri Nedir?

Fincancı katırlarını ürkütmeyeceğiz diye lâfı eğip bükmeyelim. Ronald Reagan‘la başveren, George W. Bush‘un başkanlığında azan neo-conservative hareket, menfur bir düşünce sistemi ve dünya görüşünün uygulamaya konulması hadisesidir. Baba-oğul Bush’lar, Dick Cheney, Donald Rumsfeld, Paul Wolfowitz, John Bolton, Elliott Abrams, Richard Perle, Paul Bremer vd. gibi mensuplarının kısmı azamı Yahudi olan

Daha Fazla »

İrlanda Soykırımı

Ey Oğul! Düşün ki, garibim İrlanda 1800lü yıllara Büyük Britanya’nın İngiliz hükümetleri tarafından doğrudan yönetilen bir parçası olarak girdiydi. Tudor Hanedanının(9) başlattığı, Cromwell’in (10) sürdürdüğü işgallerde, İngiltere Kilisesi (Church of England)mensubu “soylu” İngiliz ve/veya İngiliz kökenli İrlandalı aileler İrlanda topraklarının hemen tümüne elkoymuş, Ada’nın yoksul ve ezik Katoliklerden oluşan halkının

Daha Fazla »

Şiddet bir Erkeklik Ayinidir

Ey Oğul!.. İçi acıyor insanın. Basbayağı içi acıyor. Şimdi bana “Amerikalılara mı, dünyanın geri kalanına mı?” diye soracak olsan, öyle hemen verebileceğim bir cevap da yok. Gerçi, onlar Washington’da öksürseler, biz Ankara’da zatürre oluruz. Bu da en hafifinden öfkelenilesi bir durumdur, ama… Ama onlar da bu dünyanın turistleri oluyorlar işte!

Daha Fazla »