ÖNCELİKLİ MESELEMİZ LİYAKAT
21. yüzyıl gerçekten de Türklerin yüzyılı olur. ”Batı medeniyetinin kerterizini kaybetmiş gibi durduğu bu süreçte, ”Türkiye’nin dünyanın iyiliği için yaşaması ve yaşatılması gerektiğini” düşünüyorum
21. yüzyıl gerçekten de Türklerin yüzyılı olur. ”Batı medeniyetinin kerterizini kaybetmiş gibi durduğu bu süreçte, ”Türkiye’nin dünyanın iyiliği için yaşaması ve yaşatılması gerektiğini” düşünüyorum
Üniversitemiz Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünün ev sahipliğinde, Erzum’un kültür mirasını ve âşık sanatını değerlendirmek amacıyla bu yıl dördüncüsü düzenlenen Âşık Sanatı Sempozyumu sona erdi. Şubat ayında ebediyete irtihal eden üniversitemizin Kurucusu ve Mütevelli Heyet Başkanı Muhterem Alev Alatlı Hocamız anısına düzenlenen sempozyum 4-5 Temmuz 2024 tarihlerinde Mustafapaşa Yerleşkesi Medrese Binasında yapıldı. Sempozyumda, “Âşık Sanatında […]
Geçtiğimiz günlerde ahirete göç eden Alev Alatlı,bu dünyada da Batıdan doğuya göç eden bir muhacir olarak anlatır kendini.
Hayatını ilme adamış, okumuş ama kendi tabiriyle “su gibi okumak ” ve yazmış. Bu öğrenme merakını ve okuma aşkını babasından aldığını söyler.
Alev Alatlı,insanlara ilham veren,kıymetli işler yapmış, ardında değerli eserler bırakmış bir münevverdi.
Düşünce hayatımızın ve edebiyatımızın önemli ismi Alev Alatlı, 79 yaşında aramızdan ayrıldı. Daima mesuliyet şuuruyla hareket eden, Türkiye’nin ve dünyanın hayrına bir insan olarak tanıdığımız Alatlı’yı “Sahiplendiğimiz ‘mesele’ aynıydı” diyen dostları Ayşe Böhürler, Ümit Meriç, Süleyman Seyfi Öğün, İskender Öksüz, İskender Pala, Hayreddin Karaman, Cevat Özkaya, Hasan Ali Karasar, Nurullah Genç ve Oktay Yivli anlattı. […]
Yıl 1986. 14 yaşındayım. Yıllar sonra kitaplardan dergilerden değil, yayınlandığı esnada bir edebiyat polemiğine ilk şahit olduğum seneydi o sene. Yalçın Küçük, “Küfür Romanları” adlı bir kitap yayınladı. Kitapta başka yazarlara yer verse de ağırlık merkezini Latife Tekin oluşturuyordu. Yalçın Küçük, kitapta 12 Eylül Darbesi’ne atfen saydığı yazarları “Eylülist” diye yaftalayıp eleştiriyordu. Bu kitaba karşı […]
Türkiye hizipçilik, taraftarlık yapmadan bilgisini ortaya koyan, bu ülkenin iyiliği için bilen insanları bir araya getirmeye çalışan, dünyanın bütününü göz önüne alarak ülkesini yorumlayan, hayatını bizi bir arada tutan tutkalı keşfetmeye adayan, birleştirici bir aydınını kaybetti. Çok çok üzgünüm. Son yıllarda sözleri ve tembihlerinde yer yer hissediyordum, şimdi görüyorum ki bizi yavaş yavaş hayatının sonuna […]
Düşünce âleminin ‘gayretkeş talebesi’, Türk toplumunun fikir ve vicdan pusulası, “Ölmekten çok, bilgilerimi aktaramamaktan korkuyorum” diyen Alev Alatlı, 79 yaşında hayatını kaybetti Sezai Karakoç, Teoman Duralı ve şimdi Alev Alatlı… Türk fikir dünyasında ufuk ve hikmet perdesini aralayan, açabildiği kadar açan, düşünce, yaşayış ve istidlâlleriyle toplumun istikbâline ışık tutan aydınlarımızı sırasıyla ebediyete uğurlamak oldukça hüzünlü… Yaşanan […]
Haberi aldığım andan itibaren zihnim dağıldı. Bu dağılma hâline, otuz senelik bir dostluğun, işbirliğinin, abla-kardeş yakınlığının birikimini taşıyan sayısız hatıra, zihnimdeki kozalarından çıkarak, kelebeklenerek, uçuşarak eşlik ediyor. Çok tuhaf; bunların çoğu normal zamanlarda belki de hatırlamakta zorlanacağım hâdiseler.. Nasılsa, tekmil teferruatlarıyla hâfızamda birbiri ardına canlanıyor. Doğrusu bu hâlet-i ruhiye içinde insicamlı bir yazı vadedemem. Onun […]
Alev’in cenazesi geçen hafta sonu Eyüp Sultan Camii’nden adeta devlet töreniyle kaldırıldı. Daha da ilginci naaşı Mihrişah Valide Sultan Haziresi’ne defnedildi. Hazireye, yani bir caminin bahçesindeki özel bir mezarlığa gömülmek, her laik kula nasip olmaz. Alev’i ODTÜ’de tanıdım. Ölünceye kadar dost kaldık. Benden iki sınıf küçüktü. Sarı saçlarıyla dikkat çeken bir tipti. Babası Askeri Ataşe olarak Japonya’da görev […]
Twitter’da Alev Alatlı aleyhinde yazılan sözde eleştiri, özde karalama ifadelerini görünce hayret ettim. Canlarını yakmış demek ki Alev hala. Evet, Alev hala. Ama bu başka bir mesele. Onu sonra anlatayım. Önce Alatlı deyince ne anlamak gerek, ona biraz değinmek icap eder. Gençler bilmez, yaşı müsait olanlar unutmuş görünür ama 1980’lere kadar Türkiye’de düşünce ortamı aydın tasallutu altındaydı. Entelektüel değil, aydın. Yani uzmanı […]